Odaklanma ve Konsantrasyon sorunu özellikle çocukluk çağında görülürken yetişkinlik döneminde de gün yüzüne çıkabilir. Hiçbir birey mükemmel bir odaklanmaya sahip değildir. Herkeste eser miktarda odaklanma problemi olur ki bu yaşadığımız çağın hareketliliğinden ve karmaşasından dolayı gayet doğaldır.
“Kitabı elime alıyorum 2 sayfa okuyamadan fırlatıyorum, sınava çalışırken, ders dinlerken hatta sevdiğim diziyi bile izlerken birkaç dakika sonra başka alemlere gidiyorum. Çok fazla sıkılıyorum.” diyenlerdenseniz ‘Dikkat Eksiliği ve Hiperaktivite Hastalığı‘ ile tanışmışsınızdır. Fakat her odaklanma sorunu yaşayan insanda bu hastalık mevcut diyemeyiz. ‘Beyin Yorgunluğu’ dediğimiz durum da odaklanma sorunu yaşatır.
Uzun süreli stres, yoğun tempoda çalışma, cep telefonu sinyalleri, havasız dar alanlar bizde beyin yorgunluğu yaratır ve yaptığımız işlerde müthiş bir tahammülsüzlük, konsantrasyon bozukluğu yaşarız. Bu durumu minimuma indirmek için çalışma saatlerinize 5’er dakikalık molalar ekleyip bir miktar hareket edin. Gün içerisinde telefona yapışık yaşıyorsanız, 1 saatlik de olsa telefon detoxu yapın çekmeceye koyun ve ordan uzaklaşın. Ders çalışırken, tez yazarken odanızı mutlaka havalandırın içerideki elektronik sinyalleri yollayıp yerine temiz oksijen aldırın. Akşam eve geldiğinizde 15 dakikalık meditasyon ile zihninizi dinlendirin. Nasıl ki vücudunuzun dinlenmek için uykuya ihtiyacı var ise zihninizin de dinlenmek için sessizliğe ihtiyacı vardır. Bunlar kadar önemli olan bir diğer etken kan değerleriniz. B12 eksikliği, omega3 eksikliği, odaklanma sorunlarına yol açar. Mutlaka yılda bir kez de olsa kan değerlerinize baktırın. Eksik olan değerleri telefonlarınızın şarjını fullediğiniz gibi senede bir de olsa fulleyin. Son olarak 24.00-06.00 arası mutlaka uykuda olun. Tüm bunlar etki etmiyor ise zaman kaybetmeden bir hekime başvurun. Doğru tedavi yöntemi ile yaşam kalitenizi arttırabilirsiniz.
